Tematik Sözler

Mevlâna’nın Aşk Konulu Sözleri

Mevlâna’nın Aşk Konulu Sözleri

Mevlâna’nın Aşk Konulu Sözleri ve Alıntıları

Geri gel, o mecliste senin kadrini, değerini kimsecikler bilmez; taş yüreklilerle oturma, çünkü bu madenin incisi sensin.

Aşk davaya benzer, cefa çekmek de şahide. Şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki!

Bu ‘ney’in sesi ateştir, hava değil; kimde bu ateş yoksa yok olsun!

Bir aşk yüzünden elbisesi yırtılan, hırstan ayıptan adamakıllı temizlendi.

Her şey maşuktur, aşk bir perdedir. Yaşayan maşuktur, aşık bir ölüdür.

Aşıklık gönül iniltisinden belli olur, hiçbir hastalık gönül hastalığı gibi değildir. Aşığın hastalığı, bütün hastalıklardan ayrıdır. Aşk, Allah sırlarının ustarlabıdır. Âşkı şerh etmek ve anlatmak için ne söylersem söyleyeyim asıl aşka gelince o sözlerden mahcup olurum. Dilin tefsiri gerçi pek aydınlatıcıdır, fakat dile düşmeyen aşk daha aydındır. Çünkü kalem, yazmada koşup durmaktadır, ama aşk bahsine gelince; çatlar, aciz kalır. Aşkın şehrinde akıl, çamura saplanmış eşek gibi yattı kaldı. Aşkı, aşıklığı yine aşk şerh etti.

Zahiri güzelliğe ait bulunan aşklar aşk değildir. Onlar nihayet bir ar olur.

İlim ve hikmet, helal lokmadan doğar; aşk ve rikkat, helal lokmadan meydana gelir.

Senin uğruna feda olayım; çünkü seni seviyorum. Sevgi; insanı kör eder, sağır yapar.

Kendi tasvir ettiği şeye, kendi vehmine aşık olan kişi, nereden nimet ve ihsan sahibi Allah aşıklarından olacak?

Vehme aşık olan doğrucuysa mecazi sevgisi, kendisini nihayet hakikate çeker, götürür.

Aşık, iyice ara, maşukun kim?

Sevgiden acılıklar tatlılaşır, sevgiden bakırlar altın kesilir; sevgiden tortulu, tortulu bulanık sular, arı duru bir hale gelir, sevgiden dertler şifa bulur. Ölü dirilir, padişahlar kul olur.

Aşık ve hayran adamların ayak izleri, başkalarının izlerinden ayrılır, hemen belli olur.

Âşk şeriatı bütün dinlerden ayrıdır. Aşıkların şeriatı da Allah’tır, mezhebi de.

Aşk iki aleme de yabancıdır; aşkta yetmiş iki türlü divanelik var!

Yâr ile gül bahçesinden geçtim
Farkında olmadan güle öylesine bir baktım
Sevgilim görünce beni, utan, dedi, utan…
Benim yüzüm buradayken güle mi bakıyorsun?

Aşıktan daha deli kimse yoktur. Akıl, onun sevdasına karşı kördür, sağırdır.

Aşk, denizi bir çömlek gibi kaynatır. Âşk, dağı kum gibi ezer, eritir. Aşk, gökyüzünü çatlatır, yüzlerce yarık açar. Âşk, sebepsiz yeryüzünü titretir. Pak aşk, Muhammed’le eşti. Allah (c.c), aşk yüzünden O’na (s.a.v) “Sen olmasaydın…” dedi.

Murada ermeyişin hep murat arayışındandır. Yoksa saçılır üzerine bütün muratlar.

Aşık olmak için bir Yusuf arama! Sen Aşk’ı ara, Allah (c.c) sana Yusuf’u gönderir.

Aşkın âşığa meyli yoksa, aşık kanatsız bir kuş gibi kalır. Yazık ona!

Her şey sevgilidir; âşıksa bir perde. Sevgilidir diri, âşıksa bir ölü.

Aşk iddiasında bulunmak kolaydır. Fakat buna delil ve kanıt olmalıdır.

Sus! Elbette bülbül döner, gül bahçesine yine gelir.

Aşksız gönüle sahip olan, padişah bile olsa atlas kefene bürünmüş, mezara gömülmüş ölüden başka bir şey değildir.

Eğer sen âşk yolunda yürürsen, yolunu açarlar.
Eğer bu uğurda yok olursan,
senin yokluğunu varlığa çevirirler.
Benliği, gururu, ayak altına alırsan,
mânen o kadar büyürsün ki dünyalara sığmazsın.
İşte o zaman seni, sensiz sana gösterirler…

Canım, canına karışmıştır; seni inciten şey beni de incitir.

Ben sevgiliden geçtim, her çeşit gülden, her çeşit dikenden vazgeçtim, tövbe ettim artık.

Nerde kaldı verdiğin söz, ettiğin yemin? Hiç söylemiyorsun; seni canla, gönülle arayanı aramıyorsun sen.

Ey Sevgili,
ilacım de sensin, çarem de sensin.
Yüz parça olmuş gönlümün nuru da sensin,
çaresiz gönlümde, senden baska ne varsa hepsi yok oldu,
beni kimsesiz bırakma!
Gel!

Gözüm, gönlüm senden başkasını görürse, o anda gözlerimin kör olmasını istiyorum ben.

Gece gündüz âşıkların masallarını okurdum; şimdi aşkınla ben masal oldum.

Yürü, can gözünü aç da aşıklara bir iyice bak; Onlar gönül gibi altüst olmuş bir topluluktur, can gibi başsız-ayaksız topluluk.

Aşk gariptir, dili de gariptir.

Ey gönül, seni anlatmaya dilim dönmüyor benim; o harfler yetmiyor anlatışıma benim.

Savaşa dair ne düşünürsen bil ki ben uzağım ondan; sevgiye dair ne düşünürsen oyum ben, ondan ibaretim.

Âşıklara, mümkünü yok, hiç kimsenin öğüdü fayda etmez.

Bu sefer büsbütün âşıklığa sarıldım.
Bu sefer ham sofuluktan büsbütün ayrıldım, sıyrıldım.
Gönlümü söküp attım, bir başka şeyle diriyim şimdi.
Aklı da ta kökünden, ta temelinden yakıp yandırdım, gönlü de, düşünceyi de.

Aşka âr namus sığmaz; utanmayı, ululanmayı bırak.

Ey nefesi güzel rüzgârlar, ey âşıkların feryadına yetenler, ey candan da, mekândan da tertemiz yel, nerdeydin sen, nerdeydin?

Aşk bir gün beni kurban ederse bayramım o gündür işte…

Böylesine bir aşka tutulan gönülde karar kalmaz mı kalmaz, kalmaz mı kalmaz, kalmaz mı kalmaz.

Biz Leyla yüzünden deli olduk, Leyla da bizden başkası yüzünden deli oldu. Başkası da bizim yüzümüzden deli olsun istemeyiz.


Mevlâna’nın Aşk Konulu Sözleri ve Alıntıları
Mevlana Sözleri
Mevlâna Celâleddin (k.s)

Yorum Yaz